ÜLKEMİZDE HER 10 KİŞİDEN 9’ UNDA D VİTAMİNİ YETERSİZLİĞİ GÖRÜLMEKTEDİR! Yazı haziranda beklerken, bu sene güneşli günlere kavuşmamız temmuzu buldu.. Havalar yeni yeni ısınmaya başladı ve güneş bize yüzünü sürekli olarak göstermeye başladı. Sizi bilmem ama ben güneş enerjisi ile çalışıyorum! Güneşli bir güne uyanmak bana müthiş bir enerji veriyor, mutluluk hormonlarımı harekete geçiriyor..
“ Hayatın tadı, tuzu” “Tuz, biber ekmek” “Tuzluya mal olmak” “Tuz, buz olmak” “Çorbada tuzu olmak” “Tadı, tuzu kalmamak” “Tuzlayayım da kokmasın” gibi birçok deyimde yer almaktadır, TUZ.. Hayatımızın vazgeçilmezlerindendir. Lezzetli yemeklerimizin olmazsa olmazıdır. Peki bu kadar hayatımıza işleyen tuzu ne kadar iyi tanıyoruz.. Gelin tuzu daha yakından tanıyalım.. Tuzun kimyasal adı ile NaCl’dür. %
Tuzun tehlikeli olduğu bilinci yayıldıkça, alternatif tuzlar aranmaya başladı. Rafine tuz yerine Himalaya tuzu (pembe), kosher tuzu, deniz tuzu, celtic tuz gibi alternatiflerin popülaritesi arttı. Bu tuzlar farklı tat ve dokuya sahip oldukları gibi içerdikleri sodyum ve mineraller açısından da bazı farklılıklar gösterir. Peki, bu tuzların özellikleri nelerdir ve hangisini kullanmak gerekir? Yemeklerimizde kullandığımız
Ramazan ayının yaz aylarına geldiği son yıllarda, açlık süresi de oldukça uzadı. Neyseki havanın sıkça kapalı olması, sıcağın ve güneşin henüz kendini tam olarak göstermemiş olmas,ı oruç tutanları biraz olsun rahatlatmakta.. Oruç tutan bireylerin dikkat etmesi gereken en önemli kural, sahura kalkmaktır.! Uyku bölünmesin diye akşamdan yiyip, çok geç saate kadar iftarı beklemek doğru bir